14:46

You be you!

|

İlk izlenimler hep yanlıştır, ikinci izlenimler ise çoğunlukla doğru.. Bundan ötürü ilk görüşte aşkın ömrünün kısa olması gerekiyo benim için. Düşünsene, bi kızı gördün, hayatımın aşkı dedin, ee sonra? Daha tanımıyosun bile kızı bre deyyuz. Ya kaşarın önde gideni çıkarsa? Ya sadece senin "ilk görüşte aşk"ın değilse? Ya "ilk görüşte aşk" dediğin "ilk görüşte testesteron"sa? Siz siz olun ilk görüşte aşka bu kadar aşık olmayın, ikinci görüş daha net bi görüştür, kaleyi cepheden görür, aşık olacaksanız ikinci görüşte olun, maçı penaltılara bırakmayın.
-----

Doğarız ve ebeveynlerimiz tarafından bize bir isim bahşedilir. Beğensek de beğenmesek de ömrümüzün sonuna kadar en çok duyacağımız kelime bu olacaktır. Yolda yürürken bize söylemeseler bile, ismimizi duyunca kafamızı çevireceğizdir, birşeyler okurken ismimizin geçtiği bir yazıya rastladığımızda daha dikkatli okuyacağızdır, bizimle aynı adı taşıyan ünlülere daha çok sempati duyacağızdır, girdiğimiz bir ortamda bizden bir tane daha olursa ortamıza girip dilek dilenecektir, belki de bu olaydan dolayı hayatımızın sonuna kadar dilek dilemekten tiksineceğizdir, adaşımızla karşılaştığımızda, aramızda hiçbir kablosuz ağ bağlantısı bulunamasa da apartmanda şifresiz bir bağlantı bulup ona bağlanmaya çalışacağızdır. Halbuki adaşımız ne mantalitedaşımız, ne tarzdaşımız, ne de arkadaşımızdır. Bu durumlarda göbek adı ayrı bi önem taşır. Göbek adımızın Asya'yı Avrupa'dan ayırır, jeopolitik önemi büyüktür. Başlarda göbek adımız olduğu için küfredebiliriz, devlet dairelerine işimiz düşene kadar onu kullanmayabiliriz ama siz siz olun göbek adınızın ehemmiyetini yadsımayınız. Kim bilir belki bir gün bir sanatçı olursunuz, "iki isimliden sanatçı olmaz ama Brezilyalı da değiliz hani" derneğini kurarsınız.
-----

Seçimler yaklaştıkça partilerin seçim reklamları kulak zarımızı patlatmakla kalmıyor, kademe hatasından yararlanıp beynimizin kıvrımlarına kadar inip bizi kıvrım kıvrım kıvrandırıyor. Bakırköy Meydanı'nın girişinde CHP ve AKP'nin mini seçim büroları bunun en acı örneği. Biraz soldan yürürseniz CHP'nin Belediye Başkan Adayı Ateş Ünal Erzen'in; yanlış anlamadıysam; Edip Akbayram'dan dönme seçim türküsü, biraz sağdan yürürseniz AKP'nin Belediye Başkan Adayı Oğuz Satıcı'nın "'oy' anam oy'" dedirten , üstüne para versen bunu dinlemem denecek ilkokul marşı tadındaki seçim marşı. (Giriş şöyle: Bakırköy'ün gururu, çocukların onuru..) Yalnız ses izolasyonuna denecek lafım yok, soldan ve sağdan yürüme tercihinize göre iki şarkı da birbirine karışmıyor. Ortadan yürümenizi tavsiye etmem, iki şarkı karışınca daha da çekilmez oluyor. ( Sol: İnanın, inanın çocuklar ! Ben Ben Ben ! Satıcı, çocukların onuru: Sağ) Ne demişler "Müzik ruhun gıdasıdır". Ruh da insanın düşünen kısmı. Aslında akıllıca bir yöntem müzik kullanarak insanların beyinlerine girmek. Siz siz olun, oyunuzu vermeden önce seçim şarkılarını dinleyin, koyvermeyin.

0 yorum:

Yorum Gönder

Subscribe